Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MURAT YILMAZ

Darbelerin gizli karargâhına doğru: Seferberlik Tetkik Dairesi

Türkiye'nin darbelerle hesaplaşması devam ediyor. Yargı, yasama, yürütme, medya ve sivil toplum darbelerle hesaplaşmayı yeni eşiklere götürüyor. Savcıların, hâkimlerin, siyasetçilerin, demokrasiye bağlı bürokratların, gazetecilerin ve sivil toplum aktivistlerinin darbelerle hesaplaşma sürecindeki bilgi ve tecrübeleri artıyor, ufukları genişliyor. Artık darbenin sadece öne çıkan liderlerine değil, darbeyi hazırlayan sürece ve aktörlere bakılıyor, darbenin ardındaki zihniyet ve ilişkiler ele alınıyor. Darbelerle hesaplaşmaların sağlıklı ilerlemesinin göstergesi olan "daha derinlere, daha yukarılara" ve "dokunulamayanlara dokunmak" şiarlarına uygun davranılıyor.
TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu'nun çalışmaları vesilesiyle 2007'de MİT'e gönderilen birtakım bilgi, belge ve ihbar mektupları bu bakımdan yeni bir mecraya girildiğini gösteriyor. Darbe bahsine yabancı olmayanların bildiği kontrgerilla tartışmaları Özel Harp Dairesi ve Seferberlik Tetkik Kurulu'nu gündeme getirmiş ancak bu kurumlara ilişkin yargının, yasamanın ve yürütmenin kamuoyuna yansıyan bir teşebbüsü olmamıştır. 12 Mart 1971 darbesinden sonra tartışılan Özel Harp Dairesi, merhum Başbakan Bülent Ecevit tarafından 12 Eylül 1980 darbesi öncesinde gündeme getirilmesini takiben Ecevit'e bir suikast yapılmış ve konunun arkası gelmemiştir. Bu konuyu bir dava konusu yapmaya çalışan Savcı Doğan Öz, bu dönemde bir suikasta kurban gitmiştir. Turgut Özal'ın Başbakanlığı sırasında uğradığı suikastın faili Kartal Demirağ'ın bu teşkilatla ilişkisi tespit edilmiş ancak dava, özel harbin etkili isimlerinden bir generalin müdahalesiyle tetikçinin yargılanmasından öteye gidememiştir.
Özel Harp Dairesi en son Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın evini izledikleri iddiasıyla yakalanan özel harp subayları vesilesiyle gündeme gelmiştir. Şüpheli subayların yakalanmasını takiben subayların bağlı bulunduğu Özel Harp Dairesi'nin arşivinin saklandığı kozmik odada yapılan araştırma henüz bir iddianameye dönüşmüş değildir. TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonuna gönderilen MİT belgesinde bu son hadise de dahil olmak üzere, 2007 Cumhurbaşkanlığı krizi öncesinden itibaren yapılan bir darbe hazırlığından bahsediliyor. Komisyon çalışmalarının tamamlamasını takiben Komisyona gönderilen belgelerde basına aksettiği kadarıyla 2007'de Özel Harp Dairesi'nde görev alan bir subayın darbe hazırlıklarını, illegal yapılanmaları ve bunların suç teşkil eden faaliyetleri anlatılıyor. İhbar mektuplarının yanında bu yapılanmanın olduğu iddia edilen birtakım belgeler de dönemin MİT Müsteşarı Emre Taner'e gönderilmiş durumda.
O dönemde muhtemelen elde edilen bilgiler ışığında bu darbe teşebbüsü engellenmiş. Ancak ihbar mektuplarında iddia edildiği kadarıyla darbe teşebbüsü başarılı olmasa da, darbeyi hazırlamak için kamuoyunun bildiği kimi suikastlar bu yapının faaliyetleri olarak görülüyor. Trabzon'daki Rahip Santoro, gazeteci Hrant Dink, Malatya'da Zirve kitabevindeki misyonerlerin katledilmesi hep bu yapıyla ilişkili eylemler olarak takdim ediliyor. Keza bu yapı darbeyi hazırlamak için Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ı istifa ettirmek, AK Parti içinde kendilerine müzahir isimler bulmak, CHP'de Deniz Baykal'ın tasfiye edilmesi gibi siyasi operasyonlardan da bahsediliyor. İhbar mektuplarının en son basına akseden kısmında yurtiçinden yurtdışına yapılması düşünülen eylemler Balyoz planındaki kadar cüretkâr ve ürkütücü... Hatay'da dört bin kişinin fişlenmesine ilişkin belgelerin gerçek kişilerle örtüştüğü CHP milletvekilin çalışmalarıyla teyit edildi.
Seferberlik Tetkik Kurulu bünyesindeki illegal yapılanma ve darbe teşebbüsü iddiasının yakın zamanda yeni bir soruşturma ve kovuşturmaya yol açması kuvvetle muhtemel. Bu şekilde İtalya'da Gladyo soruşturmasını yürüten savcı Casson'un Ergenekon davası başlarken yaptığı uyarı akla geliyor: "İstihbarat teşkilatlarının arşivine girmediğiniz sürece suçun merkezine ve karargâhına ulaşamazsınız." Geçtiğimiz günlerde Başbakan Erdoğan'ın "derin devlet sona erdi diyemem" çıkışı hatırlandığında, son gelişmeler, darbelerle ve illegal yapılarla hesaplaşmanın devam edeceğini gösteriyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA